İsotlu çikolata olur mu?

Mersin’de bir çikolata dükkanı açan Derya Akciğer, müşterilerine farklı tatlar sunmak adına ‘isotlu çikolata’ üretiyor. Dünyada acı çikolatanın çok yaygın olmasından yola çıkarak, yerel bir tat olan isotu kullanan Akciğer, Şanlıurfa’ya bile isotlu çikolata gönderiyor.

Mersin’in merkez Yenişehir ilçesinde yaklaşık üç ay önce bir çikolata imalat ve satış dükkanı açan 49 yaşındaki Derya Akciğer, Mersinlilere ‘isotlu çikolata’ yediriyor. Bir eğitim kurumundan ayrılmasının ardından, çikolatayı çok sevdiği için İstanbul’da bir kursa katılarak temel eğitim alan Akciğer, başlarda evde sevdikleri ve dostları için yaptığı çok farklı çikolataların beğenilmesi üzerine bir iş yeri açarak çikolata üretimine başladı. Burada, birçok farklı tat ve aromada çikolata üreten Akciğer, işi daha da ileriye götürerek ‘isotlu çikolata’ üretmeye başladı.

Akciğer, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, isotlu çikolata fikrinin nasıl doğduğunu anlattı. Dünyada acı çikolatanın çok meşhur ve yaygın olduğunu söyleyen Akciğer, kendisinin de buradan yola çıktığını dile getirdi. Bütün çikolataları, tatlandırıcılar dahil doğal ürünlerden yapmak istediğini vurgulayan Akciğer, “Türkiye’de acı çikolata yapmak isteyince de isotlu çikolata çıktı ortaya. Ben üç aydır işletme sahibiyim ve üç aydır da isotlu çikolata yapıyorum. İsot zaten hepimizin bildiği bir tat ve kolay ulaşılabilirliği var. Doğallığından çok eminiz. Üstelik diğer gıda ürünleriyle de bütünleşmesi çok güzel bir baharat çeşidimizdir. O nedenle isot kullanıyorum” dedi.

İsotlu çikolatayı nasıl yaptığını da bazı detayları kendisine saklayarak anlatan Akciğer, “Çikolatayla isotumuzu yoğuruyoruz. Daha sonra ister kakaoya ister çikolataya batırarak ikramlarımızda veriyoruz. Yoğurduktan sonra bunları istediğimiz kalıplara koyuyoruz. Ben yuvarlak yapıyorum” diye konuştu.
İsotlu çikolatayı duyan müşterilerinin başta çok şaşırdıklarını ve ürktüklerini de ifade eden Akciğer, “İsotlu çikolata, insanı ilk başta ürkütüyor. Çikolatanın özelliği, yeyince önce çikolatanın tadını alıyor olmanız, yuttuktan sonra acıyı tatmanız gerekir. Yani boğazdan iniş sırasında acı olmalı. Zaten eğer öyle değilse oranda bir problem var demektir. İnsanlar ilk başta ürküyor, sonra ısırdıklarında bir acılık hissetmediği için gülümsüyor. Yuttuktan sonra ise o güzel hazzı alıyorlar” şeklinde konuştu.

ŞANLIURFA’YA İSOTLU ÇİKOLATA GÖNDERİYOR
İsotlu çikolatayı başta Şanlıurfa olmak üzere bazı şehirlere de gönderdiğini belirten Akciğer, Mersin’de de bu çikolataya talep olduğunu söyleyerek, “Çünkü çikolata sektöründe aradığımız lezzete çabuk ulaşmamız pek mümkün olmuyor. Çikolata maalesef Türkiye’de pastanenin bir köşesinde küçük bir yerde kalmış ya da bakkallarda kalmış durumda. Oysa çikolatanın biz burada her halini sunuyoruz. Çikolatayı kavanozda, külahta, pamuk şekerli, diğer meyvelerle karıştırılmış, isotlusu, dağ çileklisi, kavunlusu, her haliyle yemeleri mümkün” şeklinde konuştu.
İki yıl boyunca evde yaptığı farklı çikolataların beğenilmesi üzerine şu anki iş yerini açtığını anlatan Akciğer, burada açık mutfak kullandığını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı: “Hem herkes yaptığım işi ve kullandığım ürünleri rahatlıkla görebilsin hem de isteyen kendi çikolatasını burada sevdiklerine kendi elleriyle yapabilsinler diye açık mutfak yaptım.”
Çikolata dükkanına gelerek isotlu çikolatanın tadına bakan müşteriler ise başta tereddütle yaklaştıkları isotlu çikolatayı yedikten sonra ‘muhteşem’, ‘harika’, ‘daha önce hiç böyle bir tat yememiştim’ diyerek, bu değişik tadı çok beğendiklerini söylediler. 

Google+ WhatsApp