
MÜTEAHİTLERİN SATIŞ OYUNUNA DİKKAT
Müteahhitlerin satış stratejileri, maalesef ki günümüzde güvenin en çok zedelendiği alanlardan biri haline geldi. Ev alma hayali kuranlar, o parlak görsellerin, lüks maketlerin büyüsüne kapılıp imza attıkları sözleşmelerin, teslimat anında büyük bir hayal kırıklığına dönüştüğünü görüyor. Bu durum, sadece maddi bir kayıp değil, aynı zamanda insanların hayallerinin ve güveninin de yıkılmasına yol açıyor.
Görseldeki Mükemmellik ve Gerçekteki Kalitesizlik
Her şey, alıcının gözünü boyayan o muhteşem görsellerle başlıyor. Geniş odalar, ferah balkonlar, kaliteli malzemelerle döşenmiş mutfak ve banyolar... Bu görseller, alıcıda "tam aradığım ev bu" hissini yaratıyor. Ancak bu bir illüzyon. İnşaat süreci başladığında, bu vaatlerin yerini ucuza kaçılmış malzemeler, özensiz işçilik ve görseldekinden çok daha basit bir mimari alıyor. Teslimat anında, dairede su sızıntılarından çatlak duvarlara, bozuk tesisatlardan kalitesiz parkelere kadar birçok sorun ortaya çıkabiliyor. Bu durum, alıcının sadece maddi olarak değil, manevi olarak da büyük bir hayal kırıklığı yaşamasına sebep oluyor.
Sözleşmelerdeki Boşluklar ve Hukuksal Mücadele
Bu mağduriyetlerin en büyük nedeni, müteahhitlerin hazırladığı sözleşmelerdeki mutlak ifadeler. "Eşdeğer malzeme", "benzer kalitede ürün" gibi belirsiz tanımlar, müteahhitlere istedikleri gibi hareket etme serbestliği tanıyor. Bu sayede, görseldeki lüks markalı ürünlerin yerine daha ucuz ve kalitesiz ürünler kullanılabiliyor. Tüketici, sözleşmeye aykırı bir durumla karşılaştığında, hakkını aramak için uzun ve masraflı bir hukuki süreçle karşı karşıya kalıyor. Bu süreç, zaten mağdur olan tüketiciyi daha da yıpratıyor ve müteahhitler için adeta bir koruma kalkanı haline geliyor.
Güvenin Zedelenmesi ve Sektörün Geleceği
Bir müteahhit, sadece bina inşa etmez, aynı zamanda insanların geleceğini ve hayallerini de inşa eder. Ancak bu güvensizlik ortamı, sektörün itibarını ciddi şekilde zedeliyor. Müşteri memnuniyetini ve kaliteyi ön planda tutmak yerine kârı tek amaç haline getiren bu müteahhitler, dürüst ve kaliteli iş yapan firmaları da olumsuz etkiliyor.
Bu durumu tersine çevirmek için hem tüketicilerin daha bilinçli olması hem de yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi gerekiyor. Tüketiciler, sözleşmeleri dikkatle okumalı, referansları araştırmalı ve gerekirse hukuki destek almalıdır. Devletin de bu konuda denetimleri artırması ve sözleşmelerdeki mutlak ifadelerin önüne geçecek net düzenlemeler yapması şart. Aksi halde, ev hayali kuranların mağduriyeti artmaya devam edecektir.Şehrimizde son zamanlarda sıkça yaşanan bu olayları hiç tasvik etmiyoruz.
İşini hakkıyla yapan tüm müteahhit doslarımıza selam ederim.