Gazeteci Demirağ: “Sinan Ateş'in öldürülmesi siyasi bir cinayettir”

Gazeteci Demirağ: “Sinan Ateş'in öldürülmesi siyasi bir cinayettir”

Gazeteci Yavuz Selim Demirağ, Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Sinan Ateş'in arkadaşı olduğunu ve Ateş'in öldürülmesinin siyasi cinayet olduğunu savundu. Cinayet işlenmeden önce Sinan Ateş’in 1 yıl boyunca takip edildiğini öne süren Demirağ, itibar infazına uğratılması için de ciddi planlar yapıldığını söyledi.

Gazeteci Yavuz Selim Demirağ, Kayseradar ve Rodyoradar ortak yayınında ‘Konuşacaklarımız Var’ programına katılarak Salih Zeki Çetin ve Melih Kamış’ın sorularını yanıtladı. Sinan Ateş’in infaz edildiğini anlatan Demirağ, “Ülkü Ocakları'nın genelinde Ülkü Ocakları başkanlığı yapmış kişiler kendi camiası tarafından çok titiz bir şekilde korunur. Ülkü ocaklarının tarihinde bırakın kendi iç hesaplaşmasını farklı ideolojideki insanlar bile ülkü ocakları genel başkanlarını vuramamıştır. Yaklaşık bir yıldır takip ediliyor cezalandırılması itibar infazına uğratılması için ciddi bir planlama var. Bir türlü gerçekleşmiyor ve en son bunu kriminal tiplere eroinden, esrardan, adam yaralamaktan bir sürü çeteye havale ediliyor. Yani bu siyasi tarihimizde ilk kez rastlanan bir olaydır. Sinan Ateş, Milliyetçi Hareket Partisi genel sekreteri İsmet Büyükataman’ın neredeyse 12 yıl danışmanlığını yaptı. Bu ne demektir, biliyor musunuz? MHP yani bir genel sekreteri sır küpü. Hem partide hem mecliste olan biten yaşanan her şeye tanık olmak demek bu. Görevleri esnasında da Ülkü Ocakları genel başkanı oldu” ifadelerini kullandı. 
 
Bunun siyasi bir cinayet olduğunu savunan Gazeteci Demirağ, “Şu anda Serdar Öktem içeride 21 kişi hapiste. Bir tane özel harekâtçı polis var hapiste. Bu tetikçileri İstanbul'dan getiriyorlar VIP minibüsle. Cinayetten sonra da alıp götürüyorlar geri. Devletin polisi işin içine girmiş. Süleyman Soylu 'Bu polisler bizim çürük elmalarımız, bunlar bir suç işlemiş' bile diyemedi. Süleyman Soylu da cinayeti örtebilmek için hiç sesini çıkarmadı. Şimdi HTS ve HPS kayıtları plaka tanıtımı ve yüz tanıtımı bütün karayollarında bütün şehirlerde kameralar vardır. Polis isterse nasıl Taksim’deki bombacıyı 3 saat sonra bulduysa bunları da bulurdu. Tetikçilerden bir tanesi milletvekilinin evine gidiyor. Polisler tutanak tutuyor sonra o tutanağı dosyadan çalıyorlar ama devlette tutanaklar evraklar bir sayfa değildir. İlgili 7-8 yerde vardır. Savcı yeniden istediğinde yeniden getirildi. HTS kayıtları çıktı. Süleyman Soylu'nun bakanlığındaki İçişleri bakanlığı baskı yaptı polislere. Polislerden bir tanesi emekli oldu. Birini aldılar başka bir şehre sürdüler. İşin içerisinde 13 tane polis var. Milletvekilinin evine giden zanlıların kamera kayıtları ortaya çıktı. MHP genel merkez adına tescilli ruhsatı bir araçla götürdüler. Tetikçiyi, Ankara'da bir çiftlikte 2 gün eğittiler. Ailesi 'Biz yargı sürecinde sonuna kadar devletimize güveniyoruz. Günün birinde bu gerçek ortaya çıkacak' diyorlar. Bu siyasi bir cinayet. Seçmen diyecek ki adı geçen kişiler bu listelerde. İlker Sungur, ‘Ben Sinan Ateş'in hesabını sormak için milletvekili adayı oldum’ diyor.  Merhum Türkeş'in kızı doktor İngiltere'de yaşıyordu. Ayyüce Türkeş, Adana'da birinci sıradan milletvekili adayı oldu. ‘Sinan Ateş cinayetinin hesabını sormak için milletvekili adayı oldum’ dedi” şeklinde konuştu.

Google+ WhatsApp