Müteahhitler ve Kayseri

Müteahhitler ve Kayseri


KAYSERİ son yıllarda epeyce müteahhit üretti. Yani iki taş üst üste koyan kendine “müteahhit kartviziti” bastırdı.

 

Şimdi bakıyorum da bir çoğunun sorunları dağ gibi birikti.Sadece sorunları kendilerini bağlasa tamam diyeceğim, ama o kadar mağdurları var ki saymakla bitmez.

 

Mesela akıllı bir kaç isim de var bunların içinde.İşlerinin yüremesi, yaptıkları kötü işlerin ortaya çıkmaması için “sırtlarını dayadıkları” ağababaları, ağabeyleri, arkadaşları ve siyasileri her yerde kendilerini kollayıp, sırtlarını sıvazlıyorlar.Örnek mi;Buyurun size bir kaç örnek vereyim.Birincisi; Suat Altın İnşaat.

 

Bir anda ortaya çıkan ve adını en çok da dönemin Süper Lig takımı Erciyesspor’a vererek duyurmuştu.Olmadı sonra FETÖ davasında hakim önüne çıktı sahibi.Hakim; Sulat Altın’ın anlattıklarına atfen, “Senin tanık değil, sanık sandalyesinde oturman gerekirdi...” demesinin üzerinden bir yıl geçti.Bir şey çıktı mı, bilemiyorum.

 

"Sabah erken kalkan müteahhit olmamalı. Devlet kontrolünü sıklaştırmalı,yeni mağdurlar engellenmeli..."

 

Aynı Suat Altın İnşaat’ın Ceosu olarak bilinen Sedat Kılınç diye biri var. O da yakın bir zamanda tek başına (!) kendi adını taşıyan bir inşaat şirketi ile piyasaya girdi.Bir inşaat şirketinin ceosunun maaşı nedir bilemem ama, sektöre bir anda girip “müteahhit” olmak epeyce bir para ister.

 

Yaptığı reklamların ardı arkası da kesilmiyor. Bu durum ayrı bir yazı konusu olsa gerek.Zamanı geldiğinde yazan olmazsa ben talip olacağım bu konuya.****Kınaş’ı da hatırlıyoruz. Hamdi Kınaş, Fetö’den içeri alındı. Ama Kınaş oldu Arven ve yoluna bu şekilde devam etti.Nasıl değişti, nasıl “oldu bittiye” geldi bilen yok.***Bekaş’ı bilmeyen yoktur.Özellikle de adını tv kanalını almanın yanısıra gazetecinin haberine yapılan tehditle duyurmuştu.

 

Sebep icraalık olan hisselerinin haber konusu olmasıydı.Bakalım ilerleyen zaman diliminde yeni tv patronunun müteahhitlikteki durumu nasıl filizlenecek ve önümüze neler getirecek.***Buna benzer bir çok müteahhit aslında yolun sonunda bir çok “mağduru” oluşturduğunu da görüyoruz.

 

Mesela Garanti Konut’un mağdurları her gün adliye kapılarında perişan oluyorlar.Bırakın ev istemeyi, verdikleri paralarını dahi alamıyorlar.Sözün özü şu;Artık herkes rahatlıkla müteahhit olmamalı.Yaptığı ve yapacağı işlerin takibini devlet yapmalı.Yoksa özellikle bir çok müteahhidin geçmişte kooperatiflerle ne pis ilişkiler yaşadığını bilmeyen yoktur.

 

Yeni mağdurların oluşmaması adına devletin özellikle inşaat sektöründe “müteahhidim” diye gezenlerin yakasına yapışıp, kanun ve nizama göre çalışmalarını takip etmeli. Yoksa aynı devlet her gün yeni mağdurlarla muhattap olmak zorunda kalacak.

 

GÜNÜN SÖZÜ

 

“Kalitenin yolu önlem almaktan geçer.”Philip Crosby

Google+ WhatsApp