KURTLARIN SAVAŞI

KURTLARIN SAVAŞI


İhtiyar bir Kızılderili torunu ile kamp ateşi kenarında oturuyormuş.

 

Hava kararmış ve odunlar çıtırdarken kıvılcımlar göğe doğru yükseliyormuş.

 

Bir süre sessizce oturduktan sonra ihtiyar Kızılderili konuşmaya başlamış: 

 

"Bazen kendimi nasıl hissediyorum biliyor musun? Sanki kalbimde iki kurt arasında bir savaş varmış gibi.

 

Kurtlardan biri kalbinden yara almış; içi kızgınlık, kıskançlık, kaygı, hırs, yalan, kibir ve bencillik ile dolu.

 

Diğeri ise yumuşak ve içi sevgi, neşe, barış, umut, dinginlik, iyilik, merhamet, yardımseverlik, şükran, güven ve gerçek ile dolu."

 

Torunu sormus: "Bu kurtlardan hangisi kazanyor?"

 

Büyükbaba yanıt verir:

 

 "Beslediginiz….

 

Çok anlamlı ve değerli bir öğüt hikayesi..

 

Hepimizin hayatın belli zamanlarında eleştirdiğimiz, kabullenemediğimiz, doğru bulmadığımız kişi, olaylar, ortam ve durumlar yaşanmıştır.

 

Zaman, zaman kendi dünyamızda yorumlayıp, yargıladığımız ve bu durumdan dolayı içsel sıkıntı yaşadığımız anlar olmuştur.

 

“Nasıl olur ?” “Nasıl yapar ?” “Yakışır mı ?” “Doğru mu ?” Onlarca soru sorduğumuz, cevabını ararken stres yaşadığımız duygu durumlarına maruz kalmışızdır.

 

Bulunduğum coğrafyada, çok fazla sorduğum soruların cevabı beni bilinmez bir strese iterken, olayların daha büyüyerek bana geldiğini farkettim. Eleştirdiğim ne varsa gündemimden çıkmadığını, fazlasıyla şahit olduğumu, farkında olmadan bir çekim alanı yarattığımın farkına varmamla anladım insanın kaçtığı şeye yaklaştığını..

 

Mükemmeli aramanın insanı eksilttiğinin farkına vardım. "Her şey güzel olsun", "herkes iyi olsun" , "empati kursun" , "anlayışlı olsun" ... Uzar gider. Olmadığını farkettiğimde saydıklarımın bende eksildiğini görmem derin düşüncelere itti beni.

 

İnsan farkında olmadan eleştirdiklerine dönüştüğünü gözlemlemek, bunu kendinde fark etmek daha acıydı..

 

Bu farkındalık ve çözümleme arzusu zorlayıcı olsada her geçen gün yenilendiğimi, kabullenme arzusunun yükselmesi ile iyileştirici bir hâl almaya başlaması, teşvik edici bir durumdu.

 

Direndiğimiz şeylerin direnci daha çok artıyor. Mükemmeli ararken eksildiğimi hissetmek beni daha mutsuz ediyordu.

 

Sürecin sonu; iyimser ve olduğu gibi kabul etme noktasında iyileşen yanınızı görüyor, olaylara,kişi ve durumlara bakış açınız daha sadeleşiyordu. İnsanın iyileşmesi, şifa bulması, bunu kendinde farketmesi muazzam bir olaydı.

 

Olaylar değişmediğinde, bakış açısının değişmesi, olaylarıda değiştiriyordu..

 

Olayları, kişileri, zamanı, coğrafyayı vb. durumları değiştiremiyorsanız bakış açınızı değiştirin..

 

Güzel anlara, iyi insanlara, merhametli vicdanlara denk gelmeniz dileği ile..

 

Sevgiyle....

Google+ WhatsApp