
ASGARİ UCRET BELİRLENDİ AMA...
2026 yılı için asgari ücret açıklandı. Rakam, kâğıt üzerinde önce bir “oh” dedirtiyor. Artış var, niyet var, masa kurulmuş, karar alınmış. Ama mesele tam da burada başlıyor: Kâğıt üzerindeki rakam, hayatın içindeki karşılığıyla örtüşüyor mu?
Bir işveren olarak şunu net söyleyeyim:
Asgari ücret meselesi sadece çalışanın geçimi değildir. Aynı zamanda işverenin ayakta kalma mücadelesidir. Bu iki gerçeği birbirine düşman etmek, yıllardır yapılan en büyük hata.
Bugün asgari ücretli bir çalışan için hayat pahalı.
Kira pahalı.
Gıda pahalı.
Ulaşım pahalı.
Eğitim, sağlık, çocuk… Hepsi pahalı.
Bu tabloda “asgari ücret yeterli mi?” sorusuna vicdanla bakarsak cevabı zor: Hayır, yetmiyor.
Ama burada durup ikinci soruyu da sormak zorundayız:
Bu ücret, işveren için sürdürülebilir mi?
Bir işletmenin yalnızca maaş ödemediğini herkes biliyor ama çoğu zaman göz ardı ediliyor.
Sigorta primleri, vergiler, enerji maliyetleri, kira, hammadde, kredi faizleri…
Bir çalışanın işverene toplam maliyeti, cebine giren rakamdan çok daha yüksek.
Bugün özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler, bu yükün altında eziliyor.
İşveren maaş vermek istemiyor değil, verememekten korkuyor.
Asgari ücret artıyor ama:
Vergi yükü hafiflemiyor
SGK primleri düşmüyor
Enerji ve kira maliyetleri sabitlenmiyor
Bu durumda olan yine oluyor:
Ya kayıt dışı artıyor
Ya çalışan sayısı azalıyor
Ya da işletme kepenk indiriyor
Şunu açıkça söyleyelim:
Asgari ücret tek başına bir refah aracı değildir.
Eğer desteklenmiyorsa hem çalışanı hem işvereni yorar.
Gerçek çözüm ne mi?
Çalışanın eline geçen net ücret artırılmalı
Ama bu artışın yükü sadece işverenin sırtına bindirilmemeli
Vergi ve primlerde ciddi indirimler yapılmalı
Küçük işletmeler için özel destek paketleri devreye sokulmalı
Aksi halde her yıl aynı filmi izleriz: Asgari ücret açıklanır, herkes mutsuz olur.
Çalışan “yetmiyor” der, haklıdır.
İşveren “taşıyamıyorum” der, o da haklıdır.
Unutmayalım:
İşveren ayakta kalamazsa, istihdam da kalmaz.
Çalışan güçlü olmazsa, üretim de olmaz.
2026 asgari ücreti bir rakamdır.
Ama asıl mesele, o rakamın hayata yetip yetmediğidir.
Ve bugün geldiğimiz noktada şunu söylemek zorundayız:
Bu mesele artık sadece maaş değil, bir ekonomik denge meselesidir.
