BDP’YE KARŞI BURKAY MI?
BDP, yapısı gereği siyaset alanında, Kürt halkının ve kendilerini seçenlerin talepleri konusunda başarısız oldu. PKK, KCK gibi örgütlerin tasallutu ve seçiciliği ile birlikte, silahların gölgesinde bağımsız siyaset yapmaları imkânsızlaştı. Selahattin Demirtaş’ın, "PKK iyi mi yapıyor, bana göre iyi yapmıyor, PKK eylem yapmamalı”sözü bile acaba dedirtti. Daha önce Diyarbakır belediye başkanı da benzer sözler söylemişti de arkası gelmemişti. Şu an en zor durumda olan BDP. Demagoji yaparak, siyaset üretmeye çalışıyorlar, ancak söyledikleri hiçbir sözün gerçek dünyada bir karşılığı yok. Zaten yemin etmediler ve siyaseten yoklar. Gibi yaparak PKK’ya sahip çıkmaya çalışıyorlar. Silahların susması ve insanların ölmemesi için şu andan sonra ne yapacakları ne de söyleyecekleri bir şey kalmadı. Hatta Şırnak'ta aralarında BDP'lilerin de bulunduğu bir grup, güvenlik güçlerinin terör örgütü PKK'nın Irak'ın kuzeyindeki kamplarına yönelik düzenlediği hava operasyonlarının durdurulması için Irak sınırına hareket etti.
Normalleşme halinde Kürt siyasetinin gerçek temsilcilerinin ortaya çıkacağı, silahların gölgesinde ve silahlı gücün emrinde olanların tarihe karışacakları ifade ediliyordu. BDP bu kaçınılmaz sona doğru ilerliyor. Tam da böyle bir zamanda Kemal Burkay Türkiye’ye dönüyor. Onun Avrupa’dan ilerleyen yaşına rağmen dönmesi, sıradan olamaz. Zaten Diyarbakır’da karşılanması da bir siyasi lider gibi oldu.
Kürt yazar ve politikacı Kemal Burkay, 31 yıl aradan sonra Türkiye'ye döndü. 31 yıldır İsveç'te yaşayan Burkay, Diyarbakır Havaalanı'nda, sevenleri tarafından Kürtçe sloganlar eşliğinde karşılandı. Burada da ötedenberi söylediği görüşlerini tekrarladı:” Kürt sorununu tartışabiliyoruz. Kürtçe TV kanalı var. Bir siyasi parti federasyonu savunuyor. Bir başka siyasi parti özerkliği talep ediyor. Bunun gibi olumlu sayabileceğimiz gelişmeler var ama çağdaş anlamda demokratik topluma ulaşabilmek için yapılması gereken çok şey var" Her ne kadar bir soru üzerine; bir partiye genel başkanlık yapmayı, bu saatten sonra düşünmediğini, gençlerin önünün açılması gerektiğini söylemiş olsa da, kendisinden beklentilerin farklı olduğu biliniyor. BDP’lilerin ona karşı soğuk tutumları da bu rekabeti doğruluyor.
Zaman ne gösterir bilinmez. Burkay bir Avrupa projesi de olabilir. Taban bulamayabilir de. En azından biz şunu anlayabiliyoruz. Kürt siyasetinde bir yeni arayış var. BDP sonrası için yeni bir arayış var. Bu arayış sadece aydınlar içinde değil, tabanda da var. Burkay’ın sol bir gelenekten gelmesi, barışçı söylemlerine rağmen tabanda yer edinebilir mi, bekleyip göreceğiz. Normalleşme olmazsa zaten bir kıymeti harbiyesi olmayacaktır. Normalleşme halinde de Kürt siyaseti eski tüfekler yerine yeni yüzler bulmak arzusu içinde olabilecektir. Eski Tüfek Burkay’ın verdiği cevabın içinde de sanki buna bir vurgu var.