
İYİ ÇOCUKLARI DA KÖTÜ ÇOCUKLARI DA BİLİYORUZ
Önceki yazımda Adıyamanlı vatandaşlarımızın Alevi vatandaşlarımıza oynanmak istenen oyunu nasıl bozduklarını yazmıştım. Haber doğruydu. Evler işaretlenmişti. Orada yaşayan vatandaşlar kendi evlerini de işaretleyerek oyunu bozmuşlardı.
Benzer bir durumun Kayseri’de yapılmaya çalışıldığı anlaşılıyor. Çeşitli vesilelerle tanışmış olduğum Kayseri Hacı Bektaşi Veli Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Kenan Akpınar, Adıyaman'da Alevilerin kapılarına işaret konulmasına tepki gösterdi. Başkanlığını yürüttüğü derneğe de ekim ayında tehdit mektubu geldiğini belirten Akpınar, Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını ve açılan davada ilk duruşmanın 20 Şubat'ta yapıldığını söyledi. Akpınar:"Suriye üzerinde oynanan Oyunların farkındayız, Alevileri hedefe koymaktan, bu işi 'kötü çocukların işi' gibi göstermekten vazgeçin. Bizi sizin 'iyi çocuklarınızın' da ne işler yaptığını Maraş'ta, Hakkâri'de,Malatya'da, Sivas'ta, Çorum'da gördük. Dün Maraş'ta evleri işaretleyenler ile bugün Adıyaman'da evleri işaretleyenlerle aynı zihniyettir. Hrant Dink'i öldüren zihniyet de 17 yaşında bir çocuktu, Papaz Santorayı öldüren ise 16 yaşındaki bir çocuktu. Asıl olan bu 'iyi' dedikleri çocukların arkasında kimler var bunun bilinmesidir." Ekim ayında derneklerine de tehdit mektubu gönderildiğini dile getiren Akpınar, bu tehdidin kaynağı olan kişi ve kişilerin araştırılması ve tehdidin vasıf ve mahiyetinin dikkate alınması için 27 Ekim 2011'de Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti.
Akpınar: “Mektupta siyasi, etnik iddialarla saldırı ve tehdit hazırlığı ile örgütlü bir yapılanmanın varlığını ortaya çıkartacak ithamlar var. Yaptığımız suç duyurusu ardından ilk duruşma 27 Şubat'ta 6'ncı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yapıldı. Tehdit mektubunu bırakan S.A mahkemede, eşinden boşandığını, işsiz olduğunu, psikolojik sorunları bulunduğunu ve pişman olduğunu belirtti. “
Aynen Sayın Akpınar’ın da dediği gibi, bizler iyi çocukları da kötü çocukları da artık biliyoruz. Bu tür oyunların farkındayız.
Aslında alevisi ve sünnisiyle bu milletin tüm fertleri önceki yaşananlarda da taraf değillerdi. Yaşananların birer operasyon olduğunu biliyorlardı. Mazlum ve mağdur olan alevisi ve sünnisiyle milletimiz oldu. Olayların gerçek failleri ellerini kollarını sallayarak aramızda yaşamaya devam ettiler.
Milletimizi ayrıştırmayı ve çatışma ortamı oluşturmayı isteyen ve bunun için çeşitli çalışmalar ve girişimlerde bulunanlar, artık öğrenmiş olmalılar. Milletimiz bu oyunu görmüştür ve bir daha böyle bir oyuna gelmeyecektir.
Sayın Akpınar’ın da ifade ettiği gibi, asıl iş devlete, yargıya, emniyete düşmektedir. Bu oyunları planlayanların yapanın yanına kar kalıyor düşüncesini bozacak, ciddi çalışmalar ile faillerin yargı önüne çıkarılması, gereken cezaları almaları, olacaktır.