Toplumda en doğru olana bile muhalif olabilecek belli oranda bir kesim her zaman vardır. Yüzde yüz,  mutlak mutabakat yoktur. Hele birilerini memnun etmenin hiç mi hiç imkân ve ihtimali yoktur. Çünkü müzmin muhaliftirler.

Yapılan işte, karşınızda on aday var ve siz sadece birini seçmek zorundaysanız, dokuzunun memnun olamayacağı da açıktır. O dokuz kişi niye ben değil de o sorusunu doğrudan soramadığı için yapılan işin çok berbat olduğunu söyleyecektir.

Yaptığınız iş ne kadar temiz ve iyi olsa da bu alandaki kötü örneklerin, sizin işinizi de gölgeleme ihtimali vardır. Oturup masa başında seçiyorlar, bundan menfaat sağlıyorlar gibi kolayca karalanabilirsiniz.

Şimdi yazacaklarımın insafsız eleştiri sahiplerini tatmin edeceğini de sanmıyorum. Ancak doğru bildiğimiz yolda yürümek de görevimizdir.

TYB Kayseri Şubesi, daha önceki yıllarda bu ödülleri veriyor olmasına rağmen iki yıldır bu ödülleri vermiyordu. Bu süre içinde şube yönetimine eleştiriler de yapıldı. Niçin ödül vermekten vazgeçildiği sorgulandı.

Özellikle kültür, sanat, edebiyat alanında yapılanların takdir edilmesi, duyurulması, teşvik edilmesi işi bu alanda çalışan ve tarihi bir geçmişi olan derneğimizden bekleniyordu.

Biz de önce bir yönetmelik hazırladık. Yönetmeliğimiz gereği bir seçici kurul oluşturduk. Seçici kurulun önüne yönetmeliğin kriter ve esaslarına göre adaylar koyduk. Onlar da seçimlerini yaptılar.

Örnekleyecek olursak; Yılın Belediye Başkanı 2012 yılında kültür, sanat ve edebiyat faaliyetleri, yatırımları ve bu alandaki çalışmalara destekleri yönünden değerlendirildi. Yılın üniversitesi, yılın sivil toplum örgütü yıl içinde yaptıkları bu alandaki faaliyetleri dolayısıyla belirlendi. Roman, Hikâye ve Şiir alanında 2012 yılında yayımlanan eserler arasından seçim yapıldı. Burada seçilen kitaplardır.

Radyo, televizyon programcısı seçiminde de kültür, sanat edebiyat alanında program yapanlar esas alındı. Radyo ve televizyoncularımızın bizi eleştirmek yerine bu tür programları artırmaları gerekmez mi? Yılın televizyonu seçiminde de aynı esas geçerliydi. Bizi eleştirenler televizyonlarımızın programlarına bir baksınlar, yüzde kaç oranında kültür sanat programı var? Biz en iyi haber, magazin, spor televizyonunu seçmeye ehil değiliz. Bu alanlarda çok çok üstün olan radyo ve televizyonlarımız var. Biz cürmüne göre kültür ve sanat programlarına en çok yer vereni seçtik.

Gazeteciler seçilirken de esas kriter aynıydı. Kültür, sanat yazıları yazan köşe yazarı, kültür sanat adamları ile röportajlar yaparak çalışmalarına katkı sağlayan röportaj yazarı.

Yılın iş adamını seçmemiz, seçtiğimiz kişinin bile hayret ettiği bir durum. Ama inanın bu seçimin kendi içinde verdiği mesajı, Kayseri anlasa kültür ve sanatımız daha da gelişir. Kayseri’nin bu kadar anlı şanlı zenginlerine rağmen cürmüne göre kültür, sanat ve edebiyata madden destek konusunda onun seçilmesi onun dışındakilerin sorgulamaları gereken bir durum değil mi?

Hayır, hasenat, reklam için ayrılan payların onda biri sanata destek ve himayeye ayrılsa, biraz da yarış bu konuda olsa iyi olmaz mı? Ayakta kalmakta zorlanan dergilerimizin, eserlerini kitaplaştıramayan yazarlarımızın desteklenmeleri gerekmez mi?

Seçici kurulun işinin kolay olmadığı, her şeye rağmen yapılan seçimin sübjektif etkilere açık olduğu bilinmektedir. Bu tür işlerde kuruldaki isimler değişse de bu zorluklar değişmeyecektir. Onların işini kolaylaştırmak için elimizden geldiği kadar bilgi ve doküman temin etmek, birilerini unutmamak gerekir.

Eleştirenlerin yakıştırmaları kendi zanlarıdır. Bizim ise amacımız bellidir. Törendeki konuşmamda da ifade ettiğim gibi:

"marifet iltifata tabidir
müşterisiz meta zayidir"

“Yapılanı takdir etmek, fazilettir. Bunun ölçüsünü ise büyüklerimiz koymuşlardır. Hz Ali efendimiz, Bir kişiyi lâyığından fazla övmek riyâdır, dalkavukluktur; lâyığından az övmekse ya dilsizlikten ileri gelir, ya hasetten. Buyurmuştur.

Bir de atalar sözümüz vardır.”Altının kıymetini sarraf bilir” diye.”

Biz emeğin altın olduğuna inanıyoruz. Reklamını yaptığımız emektir. Emeğin reklamını yapacak parası pulu yoktur. Onu takdir edecek olan onun kıymetini bilendir. Kadir kıymet bilmek yanlış ise biz bunu yapıyoruz, yapacağız.

Yaptığımız işi eleştirenlerin söyledikleri yazdıkları unutulacaktır. Bizim yaptığımız ise tarihe not düşülecektir. Bizi başkalarıyla karıştırmasınlar. Biz üzerimize lazım olan bir işi yapıyoruz. Bizim verdiğimiz sadece bir ödül veya plaket değildir. Biz, 30 yıl sonra 30.baskısını yapan bir kitabın yazarının biyografisinin en övünülen kriteri olacağız. Biz Türkiye Yazarlar Birliğiyiz.