MEDYAYA YATIRIM
Star medya grubu bir günlüğüne Kayseri’deydi. Biz de önce kahvaltıda, sonra da panel dolayısıyla birlikte olduk. Grubun Kayseri’de olmasından maksadı, tanıtım, okuyucuyla buluşma ve daha fazla okuyucu ve izleyici kazanma olarak açıklanabilir.
Yazarlar, Mustafa Karaalioğlu, Eser karakaş, Sibel Eraslan, Ergün Babahan ile birlikte Sahibi Tevhit Karakaya ve idari görevlerde bulunan diğer çalışanlar buradaydılar. Grubun Kanal 24 isimli bir TV kanalları var. Ayrıca Karamel TV diye bir yeni kanaldan da söz edildi.
Gazetenin son promosyonu Büyük Doğu eki dolayısıyla tirajında hissedilir bir artış olmuş. Gazetenin 51 yazarı var ve daha çok yazarları ve yorumlarıyla dikkat çekiyor. Okuyucu gazetenin yazarlarıyla çeşitli kanallardaki haber programlarında sık sık karşılaşıyor.
Sahibinin eski bir Ak Parti milletvekili olması bile ön yargılı davranmak isteyenlere kolaylık sağlıyor. Yazarlarının çok farklı dünyalardan olmadıkları ama farklılıkları olduğu da biliniyor. Yine de yandaş yaftası yapıştırılan gazeteler arasında sayılıyor.
Aslında tek yanlı ve tek tip bir medya varken çok kullanılmayan bu sözün, şimdilerde daha fazla söylenir olmasının nedeni, medyaya yapılan yeni yatırımlardır. Bilinen sermaye gruplarının tekelinde olan medyada bir çeşitlenme meydana gelmeye başlamıştır. Farklılıklar ve yenilikler, bilinen medya düzenini rahatsız eder olmuştur. Özellikle yerel medyanın güçlenmesi, yaygın medyaya yapılan yatırımlar, medyanın öteden beri iddia sahibi olduğu, dördüncü kuvvet olma ve hükümetleri etkileme, istediklerini yaptırma, istediklerini seçtirme, istedikleri zaman darbe yaptırma gibi bilinen özelliklerini işlevsiz hale getirmiştir.
Artık medya tek bir merkezden idare edilemez olmuştur.
Bunun yanında medyaya yeni katılan yatırımcıların sermaye yapıları ve sanki dönemsel olarak var olacaklarmış gibi duran tarzları, kalıcı olmayacaklarmış gibi bir hava vermektedir. Elbette medyada kalıcı olmak kolay değildir. Hele çeşitli işlerde başarılı oldu diye bir grubun medyada da başarılı olacağı görüşü hiç tutarlı değildir. Medya bir deneyelim diye girilebilecek bir iş alanı da değildir. Partili birkaç arkadaşın üç beş kuruş koyalım bu sektöre girelim diyebilecekleri bir alan ise asla değildir.
Gruplar, cemaatler, siyasi partiler, sermaye grupları medyanın gücünün farkındadırlar. Ama herkesin kendi medyası olursa, bu medyanın gücünün ortadan kalkması anlamına gelir.
Kısaca bu alana yatırım yapanların sadece kar zarar analizi yaparak değil, daha büyük hedefler ve planlamalarla işe girişmeleri doğru olur.
Bunun için de daha kalıcı yatırımlara ihtiyaç vardır. Toplumun çoğunluğunun değerler anlayışı ile ters olduğu düşünüldüğü için medyada bir yatırım ihtiyacı oluşmuşsa, bu alanı dolduracak çalışmalar yapılmalıdır. Toplum değerleri ile fikri bütünlüğü olan kadroların yetişmesi düşünülmeli, elde var olan imkânlar bunun için değerlendirilmelidir. Kurumlar bunun okulu haline getirilmeye çalışılmalıdır. Yeni güçlü kalemler ve kadrolar için de imkânlar ve fırsatlar oluşturulmalıdır. Bence medyaya asıl yatırım budur.