SINAVLARDA OLAN NE?

SINAVLARDA OLAN NE?


Bu yıl da KPSS sınavları sonrasında, sınav sorularının çalındığı iddia edildi. Geçen yıl bu konu çok tartışılmıştı. ÖSYM’de göreve gelen yeni yönetimin birilerini rahatsız ettiğini düşünmüştük. Yönetim yine kendisini bu nedene bağlı bir komplo olduğu gerekçesiyle savunuyor. Sınavdan çıkan birilerinin hafızalarında kalan soruları yazarak çalındığı intibaını vermeye çalıştıklarını söylüyorlar.

Hem iddianın, hem de savunmanın ciddi bir delillendirmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bu delillendirmenin de çok çabuk yapılması zarureti var. Milyonlarla ifade edilen sayıdaki gencimizin istikbali ve emekleri söz konusu.

Diğer yandan KCK bağlantılı olduğu düşünülen bir grubun sınavlara başkalarını sokarak, para karşılığı veya ideolojik nedenlerle birilerini kamuya soktukları, sınavlarda başarılı oldukları konusunda yürütülen bir savcılık soruşturması da var.

Aynı yöntemlerin üniversite sınavlarında veya başka sınavlarda da uygulanma ihtimali var. Toplumun tamamını ilgilendiren böyle bir konunun sürüncemede kalmaması, soruşturmaların bir an önce başlatılıp, neticelendirilmesi gerekir.

Yaklaşık bir ay önce yıllardır görüşmediğim bir eski arkadaşla karşılaştığımızda, yıllar öncesinin bir sırrını bana vermişti. İkimizin ortak tanıdığı bir arkadaşın, Hukuk fakültesine girişinde de böyle bir yöntem uygulanmıştı. Yani o arkadaş sınava girmemiş onun adına başka biri sınava girmiş ve Hukuk fakültesinde okumuştu. O zamanlar bu işler dava adına yapılıyordu.

İşin içinde çok miktarda paralar olduğu iddia ediliyorsa da bugün de bu işi asıl motive edenin kendilerince dava adına hareket ettiklerini düşünen insanların yaptıklarını meşru görmeleridir. İster KCK veya PKK olsun, ister dini grup veya cemaatler olsun bu yola tevessül edebilirler. Geçmişte de yapıldığı gibi.

İkinci olarak da, ülkenin istihbarat örgütünün veya başka ülke istihbarat örgütlerinin, kendi muhbirleri ya da kullanabilecekleri kişileri, böylesi kamuoyunun bilmediği hileli yollarla sınavlara girmiş ve başarılı olmuş gösterme ihtimalidir.

İstihbarat örgütünün yasal olarak bunları yapma imkânı ve ihtimali var mıdır bilemiyorum. Yine geçmişte yaşadığım bir olayın bu çağrışımı yaptırdığını söylemek istiyorum. Biz liseyi bitirdiğimizde okulu dahi bitirmesi şüpheli bir arkadaşımızın, hem okulu, başka bir şehirde, bitirip hem de çok iyi bir fakülteyi kazandığına şahit olmuştuk. Şahsen o arkadaşın hem okul yıllarında, hem de üniversite yıllarında yaptıklarından dolayı bir istihbarat elemanı olmasından hep şüphelenmiştim.

Şimdi, bu iki olaydan hareketle sorunumuza tekrar göz atacak olursak; yaşananlar bu olayların benzerlerinin günümüzde de tekrar etmesi midir? Yoksa var olan alışkanlıkları, kontenjanları ellerinden alınanların çıkardığı bir yaygara mıdır?

Elbet üçüncü bir ihtimal daha var. O da bu işleri görüp, kendi adına, bağlı olduğu grup adına, niçin olmasın diye düşünerek, benzer yöntemleri kullanarak, mevcut yönetim yapısından birilerinin böyle bir yola girme ihtimalidir.

Kamuda bal tutan parmağını yalar, atasözü, hiç umulmadık kimselerce, umulmadık yerlerde bir meşruiyet kanıtı olarak kullanılmıştır, kullanılmaktadır. Üçüncü ihtimalin de bu olabileceğini ilgililerin ve yetkililerin göz ardı etmemeleri gerekir.

Sınavlarda ne olduğuna dair bir bilgimiz yok.

Sadece şüpheler var.

Bu tür sınavların şüpheleri bile kaldıramayacağı düşünülmeli ve kesin sonuç alınıncaya kadar, olayın üzerine gidilmelidir.

Google+ WhatsApp