KIRGIZİSTAN GEZİ NOTLARI (9)

KIRGIZİSTAN GEZİ NOTLARI (9)


Burana’ya geldiğimizde yolculuğun verdiği rahatsızlıklar ortaya çıktı. Araçlarımız uzun kara yolculuğuna müsait olmadığı, şoförlerimizin de çok hızlı manevraları nedeniyle içi dışına çıkan arkadaşlarımız oldu. Burası Burana kulesi olarak biliniyordu.

Burana Kulesi, Kırgızistan'ın Tokmok şehri yakınlarındaki Karahanlı'ların başşehri olan Balasagundaki bir kule. İpek yolu üzerinde bulunan Burana kulesi, Karahanlılar döneminde hem minare hem de gözetleme kulesi işlevlerini görmüştür.

9. Yüzyıl sonlarında inşa edildiğinde yüksekliği 45 metre olan kule, 15. yüzyıldaki depremde 25 metreye düşmüştür.

Burananın minare anlamına geldiğini öğrendik. Koca Balasagun’dan kalan bu minare idi. Çevresinde tuğla duvarlarla örülü olan yerlerin kabir olduğu ifade edildi. Minarenin tepesine çıkan genç arkadaşlar ezan okudular. Yakınlardaki Kırgız çadırında nefeslendik, resim çekindik.

Cuma namazını yol üzerinde kılacaktık. Tesadüf Kırgızlar için çok önemli bir simge isim olan Kasım Tınıstanov’un köyü Çırpınktı  (Balıkçı) camisinde kıldık. Abdest almakta zorlandık. Köylüler yardımcı oldular. Camide bizim dışımızda çok az cemaat vardı. Yaşlı, genç ve çocukların bir arada olması, bizi umutlandırdı. Genç İmam, ayakta vaaz veriyordu. Cemaatin dikkat ve heyecanla onu dinlediğini gördük.

Issık Göle ulaştığımızda, serin bir deniz kokusunu, bol oksijenli havasını içimize çekerek rahatladık. Göl kıyısına bir açık hava müzesi yapmışlardı. Orada cami, kilise, havra, Buda gibi bir karışımın doğal olmayan, yapay ve zorlama bir görüntü olduğunu değerlendirdik. Göl, çok temiz ve berraktı. Aladağlarla birlikte bir cennet görüntüsündeydi. Mutluluk veriyordu.

 Issık Göl veya Isık Göl, (Kırgız Türkçesi: Ысык-Көл, okunuşu: Isık-Köl). Kırgızistan'ın kuzey doğusunda, Kazakistan sınırına yakın bir bölgede, kuzeyinde dağları ve güneyinde Teskey Ala dağları arasındaki tektonik çukurda yerleşmiş, ortalama deniz seviyesinden 1606 m. yükseklikte konumlanır. Güney Amerika'daki Titicaca gölünden sonra dünyanın ikinci en büyük dağ gölüdür.

Karla kaplı dağlarla çevrelenmiş olmasına rağmen, gölün suları hiçbir zaman donmaz; bundan dolayı gölün adı "ısı veya sıcak, ılık göl" anlamına gelen Kırgız Türkçesi'nde "Isık Köl"dür. Kırgız Türkleri bu göl için "Kırgızistan'ın bermeti (incisi)" diye adlandırmışlardır. Göl'ün uzunluğu batı-doğu yönünde 182 km, kuzey-güney genişliği 60 km'dir. Kıyılarının toplam uzunluğu 988 km olup 6.236 km²'lik bir alanı kaplar. Gölün ortalama derinliği 278 m. en derin yeri 668 m.'dir. Isık gölün güney kıyılarına karşın kuzey kıyılarında kıyı birdenbire derinleşmez ve fazla derin değildir. Güney kıyılarında eşderinlik eğrileri daha sıktır.

Yaklaşık 118 akarsu ve dereler, gölü besler. En büyükleri Cırgalan ve Tüp'tür. Soğuk ve sıcak kaynak suları ve kar suları da gölü besleyen diğer kaynaklardır. Gölün suyu biraz tuzludur ve su düzeyi her yıl yaklaşık 5 cm düşmektedir. Eski eserlerde Isık Gölü'nün isimleri Türk Gölü, Idık(Iyık-mukaddes) Göl olarak geçer. Güneyinde Boz-Bezik dağı (45.3 km) ve Urakır dağı (46.4 km) konumlanır.

 Cengiz Aytmatov'un romanlarında 'mehtabın, yeryüzünde en güzel şekilde seyredildiği yer' olarak nitelediği, orta asya'nın önemli turizm merkezlerinden Issık gölü olsa gerek.

Göle bu kadar nehirden su girmesine rağmen, bir çıkışı yoktur. Muhtemelen yer altı nehirleri ile su başka yerlere akmaktadır. Geceyi göl kıyısında bir otelde geçirdik. Sabah namazından sonra gölün güzelliğini ve güneşin doğuşunu seyrettik. Doyumsuz bir mutluluktu.

Bizim kafileden göle girenler oldu. Sabah sporlarını yaptılar. Kış yaz göle girilebiliyormuş. Özellikle Rusyadan ve Türk Cumhuriyetlerinden turistler geliyorlarmış. Göl kıyısı kilometrelerce bakir duruyordu. Çok az tesis olduğunu gördük.

Google+ WhatsApp