
YEMLİHA EĞİTİM KÜLTÜR MERKEZİ
Herkesin doğup büyüdüğü yerlere borcu vardır. Kayserililer, genelde bu borca sadık kalmış hayırsever insanlarıyla, bütünleşmişlerdir. Nesilden nesile bir vasiyet gibi, ata ocağını unutmamışlardır. Dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar sıla hasreti yaşamışlardır. Köklerinden kopmamışlardır.
Yemliha, bugün Kayseri’nin en çok nüfusa sahip beldesidir. Büyük oranda göç vermemiştir. Hem şehre yakın olması, hem de insanlarının göç etmesini gerektirecek bir işsizlik sorununun olmaması bunda etkili olmuştur. Geçim kaynakları tarım ve kamyonculuktur. İnsanları hem çok çalışkandır, hem de çok kanaatkârdır.
İnsanları, dünyanın her yanına ulaşmalarına rağmen kültürel köklerinden uzaklaşmamışlar, geleneklerini yaşatmaya devam etmişlerdir. Hatta bu konuda şu söylenebilir: dünyadaki bunca değişime rağmen onlar değişmemişlerdir. Çok az değişmişlerdir.
Bütün bunlar iki şeyin eksikliğini açıklayabilir. Birincisi, eğitim konusundaki eksikliktir. Son yıllarda sayıları artmasına rağmen okuma, üniversite eğitimi talebi hep az olmuştur. İkincisi ise ticaret ve sanayi alanında girişimcilik eksikliğidir.
Eğitim alanındaki isteksizlik, eski nesillerin irfan dolu birikimlerinin de yavaş yavaş yok olmasıyla, koyu bir cehalet doğurmuştur. Bu alanda büyük bir boşluk ortaya çıkmıştır. Hızla artan genç nüfus ile büyükler arasında derin kopmalar olmuştur.
Tam da böyle bir zamanda, belki de geç kalınmış olarak, gönlü geniş, hizmet düşüncesi içinde insanlar bir çalışma başlatmışlardır. Yemliha’ya çok kapsamlı hizmet sunacak olan bir “Eğitim ve Kültür Merkezi” binası yaptırmak için kolları sıvamışlardır. Geçen Pazar böyle bir çalışma için Melikşah Üniversitesinde bir toplantı yapılacağı söylendiğinde çok heyecanlandım. Orada büyümemiştim ama orada doğmuştum. Ata, baba ocağımdı. Bir eğitimci olarak bu yaşıma kadar doğduğum yere hiçbir hizmetim olmamıştı. Bunu yakın bulduğum dostlarıma da zaman zaman söylüyordum. Ne güzel dedim, benim yapamadığımı başka gönül insanları başlatmışlar. Mum dibine ışık vermez derler. Hizmeti başlatanlardan Allah razı olsun. Hem de bizim köylü olmayan insanlardı. Belki de doğru olan buydu. Biz de hep başka yerlerde hizmet etmiştik.
Salona biraz erken varmıştık. Korkularım nüksetti. Zira bizden başka birkaç kişi daha vardı. Acaba bu çalışmaya köylülerim ilgi göstermeyecekler miydi? Korktuğum gibi olmadı.
Müthiş bir şeydi. Bu kış gününde salon tıklım tıklım doldu. Köyden çıkıp gelmişlerdi. Kaynaştık, kucaklaştık. Keşke başka vesilelerle de olsa insanlar böyle bir araya gelebilseler.
Kültür Merkezi, tamamen Hayri hizmetler verecek bir yer olarak planlanmış.54 kişi kapasiteli bir yurt bölümü var. Merkezin açılması için çaba sarf eden gönüllülerden Mikdat Erciyes, bilgi verdi. Spor salonu, kafeterya, düğün salonu, kütüphane, internet salonu, yemekhane, toplantı salonu gibi müştemilatıyla tam bir kültür merkezi.
Bu Hayri hizmeti yürütmek için kollarını sıvayıp, işe koyulanları, köylülerimin gözlerindeki parıltı ve umudu görünce, bu işin tamamlanacağına inancım arttı. Hatta bu hizmetler için kısa süre sonra bu binanın bile yetmeyeceğini düşündüm.
Emeği geçenleri tebrik ediyorum. Bundan sonra o binanın çevreyi aydınlatan bir kandil gibi, insanları cehaletten aydınlığa çıkaran bir hizmet merkezi olmasını diliyorum. Rabbimden burada hizmet verecek insanların gönüllerini genişletmesini, herkesi kucaklayacak bir zenginlik içinde olmalarını niyaz ediyorum.
Yemliha Eğitim Kültür Merkezi şimdiden hayırlı, uğurlu olsun.