RAMAZANDA SU YÜZÜNDEN KOMŞU ÖLDÜRMEK

RAMAZANDA SU YÜZÜNDEN KOMŞU ÖLDÜRMEK


Develide aynı köylü ve komşu su yüzünden tartışmış, olayın sonu kanlı bitmiş. Komşu komşusunu öldürmüş. Bizim medeniyetimiz haklar üzerine kurulu bir medeniyet. Tam da bu Ramazanda ana konu olarak komşu hakları seçilmişken yaşanan bu olay çok üzüntü verici. Biz niçin böyle olduk diye sormamızı gerektirecek bir olay. Aşağıya bu haklar ile ilgili bir demet alıyorum. Peygamberimizin hadislerinden de seçmeler olan bu yazıyı bir de bu olayla birlikte okuyalım. Resulullah(s.a.v.) şöyle buyuruyor.

“ Cibril bana komşu hakkını o kadar çok tavsiye etti ki, neredeyse komşuyu komşuya vâris kılacak zannettim”Kişinin kendi evine bitişik olanlarla, karşısında bulunup da kapıları görünenlerden kırk eve kadar oturanlar, -zimmî (Hıristiyan vatandaş) da olsalar- komşularıdır. Bunlara, iyilik etmek ve gerçekten akrabalarmış gibi güzel davranmaktır.”Allah’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!”, “Komşu hakkı dört taraftan kırk evdir.” Komşunun ev halkına, kötülük etmeyip, onların namusunu korumaktır. “Komşusunu üzen, beni üzmüş olur. Bana eziyet eden Allah’a eziyet etmiş olur. Komşusu ile dövüşen, benimle dövüşmüş olur. Benimle dövüşen Allah ile dövüşmüş olur.” Komşuya gelip gidene uzun uzun bakıp, rahatsız etmemektir. Komşusu açken, kendi tok yatmamaktır. “Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.” “ Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.” Komşuyu el veya diliyle incitmekten sakınmaktır. “Namaz kılan, oruç tutan, sadaka veren, fakat dili ile komşularını inciten nice kimseler vardır ki, gidecekleri yer Cehennemdir.” Komşunun evine, penceresinden, duvarından izinsiz bakmamaktır. Komşularına azdan çoktan -zimmî de olsa- hediye vermekti..."Komşu çanağı" göndermektir. Yani kokusu duyulacak bir yemek pişirildiğinde, bitişik komşuya hediye etmektir. Satın aldığı meyveden, rastladığı komşusuna hediye etmektir. Komşuları borç isterse, vermektir. Komşuları muhtaç kaldıysa, ihtiyaçlarını gidermektir. Komşusunu bayramlarda ziyaret etmektir. Komşunun hayvanlarına taş atmamaktır. “Komşunun köpeğini döven, sahibini incitmiş olur.” Komşunun çocuklarını, kendininkilere dövdürüp sövdürmemektir. Komşuların izni olmadan, kendi binasını, onlarınkinden yüksek ve önlerini kapayacak şekilde yaptırmamaktır. Komşularını, kendi taraflarından, duvara ağaç kakmaktan menetmektir. Komşularına, kendi oluklarının akıntısıyla veya yolunun toprak kazıntısı ve kar kürün tüsüyle rahatsız vermemektir. Komşuların sırlarını ve ayıplarını soruşturmamaktır. Komşuların hallerini ve işlerini başkalarına söylemektir. Komşularına yolda rastladıkça ilk önce selâm vermektir. Komşularla konuşurken lâfı uzatmayıp, lüzumu kadar konuşmaktır. Komşularından su, tuz ve ateş gibi zarurî maddeleri esirgemeyip vermektir. “Komşun yardım isterse yardım et. Borç isterse ver. Fakir ise gözet. Hastalanırsa ziyaret et. İyi şeylerini tebrik et, felaketlerinde sabır dile. Ölünce cenazesine git.” Komşuların hediyesini, az da olsa kabul edip, çok bilmektir. Komşuların ayıplarını örtmektir. Komşularına dert ortağı olmaktır. Komşularından izin almadan evini yabancıya satmamaktır. Komşusu bir yerden dönünce ziyaret etmektir. Komşularını kederli günlerinde teselli etmektir. Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir. Komşuları tarafından davet olununca, kabul edip gitmektir. Komşusu bir şey isteyince memnuniyetle vermektir. Komşusu bir kusur işleyince, af ederek, sevgi uyandırmaktır. Komşuları hasta olunca ziyaret etmektir. Komşulardan biri vefat edince, cenazesinde hazır bulunmaktır. Komşuların yetimlerini himaye etmektir. Komşularıyla buluşunca, güleç yüzlü olup, tatlı söz söylemektir. Komşuların kendisine nasıl davranmasını istiyorsa, onlara öyle muamele etmektir. Başkalarından gelse tahammül edemeyeceği eziyete, komşusundan gelince tahammül etmektir. Komşulardan kabalık edenlere aldırmamaktır. Komşulardan sert söyleyenlere, mülâyim davranmaktır.

Google+ WhatsApp