
KADDAFİ VE ÖCALAN
Libya halkının büyük önderi Kaddafi, Libya halkı tarafından öldürüldü. Devrimle iş başına gelmiş, uzun yıllar içinde Libya Halk Cemahiriye’sini oluşturmuştu. Kendi beyninin hezeyanlarına uygun bu diktatörlüğü, halk komiteleri ile yönetiyordu.
PKK’nın, KCK’nın, BDP’nin bütün dünyaya Kürt halkının Büyük Önderi olarak tanıttığı ve sanki sözleri ayetmiş gibi, son sözü Önderlik söyler diye kutsadığı Öcalan’ın hasta beyninin ürünü olan KCK düzeni de bir Cemahiriye. Öcalan’ın kurmak istediği düzen Kaddafi’nin kurduğu düzenden daha da totaliter bir düzen.
Yazar Taha Akyol yazısında KCK yönetmeliğini irdeledikten sonra şöyle söylüyor:
“Hiyerarşikliği ile Stalinist, savunma komiteleriyle Enver Hocacı, ‘komün’ özlemiyle Maocu izler taşıyan bir cemahiriye modeli... Baas totalitarizmi bile bu kadar ‘ilkel komünal’olmamıştı! Kürtlerin liberal bir demokraside olması gereken özgürlüklerini ben savunurum, ama bu model, Kürtler ve Türkler için totaliter bir tehdit olduğu gibi, zorlanması halinde büyük insani facialara yol açabilecek bir tehlikedir.
Niye evrensel anlamdaki demokrasi değil de böyle totaliter bir cemahiriye? Aysel Tuğluk gibi hukuk okumuş biri bunu nasıl savunur?.. Hukukun evrensel felsefesini boşlamadan bu mümkün mü?”
Ortadoğu’da değişik örnekleri bulunan baasçı rejimler, tek tek çöküyor. Üstelik bu rejimler kendi halkları tarafından sonlandırılıyor. Çatırdayan ve yıkılan rejimlerin enkazından çıkanlar korkunç.
Bu rejimler ayakta kalmak için büyük katliamlar yaparak kendi halklarına zulmetmişler. Zenginlik içinde yoksulluk yaşatmışlar. Halk açlıktan kırılırken baasçı kadrolar ve diktatörlerin aileleri zevki sefa içinde yaşamışlar.
Ele geçirilen saraylardaki lüks hayat, parmak ısırtıyor. Yurt dışına kendi isimlerine yatırdıkları paralar ülkelerinin bütçelerine eşit.
Öcalan’ın yakalanmadan önceki Suriye yaşantısı da pek farklı değildi. Kürt çocuklar dağlarda sefalet içinde ölürken O Suriye’de krallar gibi harem kurup yaşıyordu.
Tarihin her safhasında halkları kendi hayalleri peşinde sürükleyen insanlar çıkmıştır. Saddam gibi, Kaddafi gibi, Hitler gibi bu fırsatları iyi kollayan zalimlerin sonları da birbirine benzemiştir.
Şu yaşananlara bakarak herkesin ders çıkarması gerekir.
Bazı Kürtler akıllarını peynir ekmekle yemiş gibi davranıyorlar. Sorgulamıyorlar, düşünmüyorlar. Öcalan gibilerin akıbetleri Kaddafi, Saddam, Mübarek veya Esat’ın akıbetleri gibi olacaktır.
Kürt halkının Öcalan gibilere bu fırsatı asla vermeyeceklerini biliyorum. Olur, da böyle bir fırsatı yakalasalar bile sonlarını, önceki örneklerde olduğu gibi kendi halkları getirecektir.
Hitler, Saddam, Kaddafi birer deli değildiler.
Arkalarından gidenler akıllarını peynir ekmekle yiyenler bir gün geldi “biz bu delinin arkasından mı gittik” dediler.
Öcalan’ı önder görenler, Kaddafi’nin fare deliğinde kendi halkı tarafından tekmelenen yüzüne baksınlar.
Önderlerinin ve kendilerinin sonu da farklı olmayacaktır.